Tarikata Bağlı Birinin Feyz Alamadığını Söyleyip Başka Tarikatlara Yönelmesi Nasıl Değerlendirilir?
Cevap: Bir mü'mine, kâmil bir mürşidden ders almak nasib oldu ise artık bu yolda sebat etmesi gerekir. Kendisinde her türlü kemalin tecelli ettiği bir mürşide intisab edip de burada nefsini ıslah edemeyen, diğer tariklerde de edemez. Başka kapılara gönül vermek, insanın yüce bir dağdan kendisini aşağıya bırakması gibidir.Bu iş sevgi işidir.Sevgisiz olmaz.İntisab eden derviş verilen görevlerini aksatmadan yapması gerekir aksi takdirde çalışmadan,sevmeden kişi yol alamaz.Aşk,feyz olmaz.
Bu hususta Yunus Emre'yi hatırlamak kişiye yeter. Uzun yıllar hizmet ettiği Tapduk Emre'yi izinsiz terk etmesi sonucu başına gelenler ve sonrası ibretlik hadiselerdir.
Kişi niyetinde gerçekten samimi ise Cenâb-ı Hakk, yaratılışına uygun bir mürşid-i kâmil nasip eder. Artık bundan sonrası müridin çalışması ve nasibi kadardır. Allah'ın rahmeti bütün mahlûkatı kuşatmıştır. Bu rahmet-i İlahi'ye ermek biz kullarının niyet, gayret ve samimiyetine bağlıdır. Aynı şekilde bir mürşid de, bütün müridlerine aynı mesafededir. Hepsini sever ve hayır dua eder. Ancak yoluna ihlasla bağlı olan, hizmet ve fedakârlık edenler, çalışmalarının miktarınca ilahi feyze nail olurlar.
Etiketler: İslami Sorular Cevaplar, Bazı tarikat mensubu kardeşlerimiz ben buradan feyz alamadım deyip başka tarikatlara yöneliyor. Bunlar hakkında bilgi verir misiniz? Tarikata Bağlı Birinin Feyz Alamadığını Söyleyip Başka Tarikatlara Yönelmesi Nasıl Değerlendirilir? | Mekteb-i Derviş