Mekteb-i Derviş | İslam
Hisse Alınacak - Ders Çıkarılacak

KISSALAR-HİKAYELER

    HZ.NUH'UN GEMİSİ

    Hz.Adem ile Havva’nın çocukları yeryüzünde zamanla büyük bir millet oldular. Zamanın geçmesiyle insanlar Allah’ı unuttular ve putlara tapmaya başladılar. Bunun üzerine Allah onlara, kendilerine tek bir yaratıcı olan Allah’ı hatırlatmak için Nuh peygamberi gönderdi.

    Hz.Nuh, milletinin toplu bulundukları bir yerde onlara:

    - Ey milletim! Bu putları ellerinizle siz yaptınız, bildiğiniz gibi bunların aslı taştır. Sanki bunlar tanrıymış sizi yaratan bunlarmış gibi onlara ibadet ve secde ediyorsunuz!...

    Dinleyenlerden bazıları “Çok doğru söylüyor” dediler. 

    Başkaları ise:

    - Hayır, hayır onlar bizim tanrılarımız onları asla bırakamayız!

    İçlerinden biri:

    - Ey Nuh! Niçin Allah içimizden seni seçti? Sen fakir bir adamsın.

    Hz.Nuh:

    - Ben fakir olsam ne olur? Fakirlik ayıp değil!

    Hz.Nuh bizden uzak dur diyen kavmini hakikatleri söylemekten geri durmadı. Sık sık onların yanına giderek gittikleri yolun doğru olmadığını söyledi.

    - Ey milletim! Şeytana uyarak Allah’ın azabına çarpılırsınız diye korkuyorum. Başınıza bir felaket gelmesini istemiyorum. dedi.

    Bu defa hiç cevap vermediler. Duymazdan geldiler. Nuh’un uyarılarından sıkılanlar artık yüzlerini kapatıyor ve kulaklarını tıkıyorlardı. 

    Hz.Nuh yanlarından uzaklaşırken sesini yükseltti ve haykırdı:

    - Ey kavmim! Üzerinize gelecek çok korkunç bir günün azabından korkuyorum. Allah’ın gazabı ve azabı tepenize inmeden önce beni dinleyin ve bana itaat edin!

    Bu durumdan artık rahatsız olanlar:

    - Ey Nuh! Çok oldun artık!... Bizimle durmadan uğraşıyorsun! Bizi rahat bırak! Bizi azapla tehdit ettin, o korkunç azap dediğin şeyi getir de görelim…

    Sonra da birbirlerine dönüp:

    - Kim ne derse desin tanrılarımıza ibadet etmeyi bırakmayacağız. Atalarımızın dinini bırakmayacağız! dediler. 

    Hz.Nuh çok üzülmüştü. 950 yıl onların doğru yolu bulması için uğraşmıştı. Sonunda Allah’a şöyle dua etti:

    - Ey Rabbim! Ben kavmimi gece gündüz senin yoluna davet ettim. Fakat benim davetim sadece onların benden uzaklaşmalarını artırdı. Rabbim! Yeryüzünde yurt tutan tek bir kafir bırakma!

    Allah duasını kabul etti. Hz.Nuh’a:

    - Ey Nuh! Sen üzülme… Ben o kafirlerin hepsini suda boğacağım. Seninle birlikte iman edenlerden başka hiç kimse kurtulamayacak!

    Allah, Hz.Nuh’a büyük bir gemi yapmasını ve yaptığı gemi ile ne yapacağını bildirinceye kadar beklemesini emretti. 

    Hz.Nuh gemi yapımı ile uğraşırken kavminden ona inanmayanlar:

    - Ey Nuh! Ne oldu sana? Bize söylediğin sapık sözleri söylemez oldun? Marangozluk, sana peygamberlikten daha kazançlı geldi? dediler.

    O da onlara:

    - Bekleyin, yakında öğreneceksiniz dedi.

    Hz.Nuh gemi yapımını tamamladı. Allah, Hayvan, kuş, kurt, yılan gibi her tür canlıdan bir çift ve inanmış erkek ve kadınların gemiye binmesini emretti. 

    Hz.Nuh emri yerine getirdi. En sonunda Allah’ın emri gereği geminin kapılarını ve pencerelerini kapattılar. 

    Çok geçmeden şiddetli bir fırtına başladı. Gökten bardaktan boşanır gibi yağmur yağdı, yerden sular fışkırdı. Sular yükseldi. Hiçbir şey gözükmüyordu. Allah’ı inkar edenler kendilerini kurtarmak için dağlara kaçtılar. Hz.Nuh olup biteni izlerken kendi çocuklarından birini bir taşın tepesine koşarken gördü. 

    Hz.Nuh bağırdı:

    - Oğlum! Gel, sen de bizimle beraber gemiye bin! İnkar edenlerle beraber olma!

    Oğlu:

    - Sen beni merak etme! Ben dağa çıkarım oraya su gelmez!

    Hz.Nuh:

    - Bugün kimse bu hükümden kurtulamayacak! İman edenler hariç…

    Derken büyük bir dalga genci de alıp götürdü.

    Gemi günlerce kocaman dağlar gibi dalgalar arasında yüzdü. Sular yeryüzünde görünür ne varsa hepsini örttü. 

    Bir süre sonra Allah yeryüzüne:  Suyunu yut! Göğe de suyunu tut dedi. Gemi Cudi Dağı’nda durdu. Hz.Nuh pencereyi açtı güneş içeri süzüldü. Herkes Allah’a hamdolsun diye sevinçle bağrışmaya başladı.

    Gemidekiler kapıyı aç da çıkalım dediler. Hz.Nuh dışarının güvenli olduğunu öğrendikten sonra kapıları açtı. Herkes sevinçle gemiyi terk etti.

    Hz.Nuh kurtulanlar arasında boğulan oğlunu göremeyince üzüldü.

    Allah ona:

    - O senin oğlun sayılmaz. Çünkü yaptığı işler iyi değildi. Nasıl yaşadıysa öyle öldü dedi.

    Hz.Nuh hata ettiğini anladı. Çünkü oğlu Allah’ı inkarı seçmişti.

    Allah’ın emri ile Hz.Nuh ve beraberindekiler, ekinler ekmeye, evler yapmaya başladılar. Tufandan sonra harap olan yeryüzü tekrar eski güzelliğine kavuştu.

TÜM HİKAYE VE KISSALAR

Etiketler: Hz.Nuh'un Gemisi, Nuh tufanı, Kıssalar, Hikayeler, dini hikayeler, dini masallar, Kuran'dan hikayeler, islami hikayeler | Mekteb-i Derviş

Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi
Benzer Konular